Nakagin Kapsül Kulesi de bunun bir örneği olarak tanınıyor. Bu fikirler ilk kez 1960’da, Dünya Tasarım Konferansı’nda ortaya çıktı. Dinamik şehir ve kültürlerarası yönlerden dolayı önem taşıyan bu tarz metabolist yapılar bilim adamları, mimar ve tasarımcıların da dikkatini çekiyor.