Fiyat farklarıyla dikkat çeken dönerde kalite sorunu: Paramızla bakteri mi tüketiyoruz?
Yukarı Avusturya İşçiler Odası, rast gele seçtiği 10 dükkândan satın aldığı döner kebabı test etti: Sonuçlar vahim!

HABER ANALİZ (Kaddafi Kaya ) - Yukarı Avusturya İşçi Odası tarafından yapılan ve geçtiğimiz günlerde kamuoyu ile paylaşılan döner kebap testinin sonuçları durumun vahametini, sağlığımızı tehdit eden bir durumu net şekilde ortaya koyuyor.
- Dönerde bağırsak bakterileri
Araştırmada en çok dikkat çeken nokta şüphesiz ki "bağırsak bakterileri" oldu. Test edilen numunelerin çoğunda önemli miktarda enterobacter tespit edildi.
Normal bağırsak florasının bir parçası olarak bilinen enterobacter, gıda sağlığında genel "hijyen göstergesi" olarak kabul edilir.
Birçok döner kebapta bulunan bakteri miktarları göz önüne alındığında; ya dönerin hazırlama sırasındaki hijyen uygulamalarının yetersiz olduğu ya da kullanılan hammaddelerde kontamine durumu (bulaşmış- bakteri, virüs vb.) olduğuna işaret ediyor.
4 numunede ciddi tat sorununun bulunduğu: Etin kokusu ve tadının gerekli sonuçları vermediği, sosun eski olduğuna belirtiler gösterdiği kaydedilirken, bu örneklerin 3'ünde kılavuz değerlerini aşan maya veya küflerin bulunduğu belirtildi.
- Döner fiyatlarındaki büyük farkların gerçek sebebi ne?
Araştırmada dikkat çeken bir diğer konu ise döner fiyatlarında 2 avroyu bulan fark.
Son dönemde özellikle Viyana'da döner fiyatları arasındaki büyük farklar zaman zaman dikkat çekmiş, eleştiri konusu olmuştur. Ticaretle az çok ilgilenmiş kişilerin daha net fikir sahibi olabileceği gibi büyük fiyat farkının ana ürün olan "döner" fiyatlarıyla bağlantılı olduğu aşikardır. Zira döner kebaplarla birlikte verilen salata, domates, sos vb. yan ürünlerin piyasada maliyet olarak büyük farklılıklar göstermediği bilinen bir gerçek.
Fiyatlar arasındaki bu ciddi farkı, dükkânın kirası, çalışan vb. temel giderler üzerinden açıklamak pek doğru bir yaklaşım olmayacaktır. Burada baz alınması gereken asıl konu; dönerin satılan fiyatla işletmeyi zarar- kar orantısında kurtarıp kurtarmadığıdır. Hal böyleyken dikkatleri işin mutfağına, yani döner ve et tedarikçilerine yöneltmek daha doğru bir yaklaşım olacaktır.
Zira bizzat tecrübe ettiğimiz bazı durumların hayrete düşürdüğünü ifade etmek gerekirse;
Şahsen, döneri ya da eti hangi markadan aldığını bildiğim yerler dışında döner ya da et ürünleri tüketmiyorum. Sıkça gündeme gelen ve tartışılan bir haber konusu olduğu için zaman zaman özellikle döneri piyasanın altında satan bazı dönercilere, döner ve döner ürünlerini nereden satın aldıklarını soruyorum. Tesadüf mü bilinmez ama nedense cevaplarda ismini ilk kez duyduğum tedarik markalarla karşılaşıyorum. Ve daha ilginç olanı ise yaptığım araştırmalarda bu tedarikçilerin bazılarının Viyana'da deposunun bile olmaması.
Viyana'da gerekli koşullara sahip bir deposu bulunmayan bazı tedarikçilerin, döner ve döner ürünlerini dağıtım arabasında muhafaza ettiğine dair bilgiler de mevcut.
- Ucuz etin yahnisi yavan olur?
Son tüketicinin yükselen enflasyon ve hayat pahalılığı karşısında tasarruf etme isteği anlaşılabilir bir durum. Fakat söz konusu olan sağlık ise burada daha dikkatli olunmasında büyük yarar var.
"Dünyadaki en değerli şey sağlıktır" sözünün gerçekliği ortadayken, sağlığınızı doğrudan etkileyen gıda tüketimi konularında önceliğiniz, uygun fiyat değil, yüksek kalite ve hijyen olmalı. Zira bugün 1 - 1,5 avro tasarruf etmek adına göz ardı ettiğimiz "kalite ve hijyen" standartları, ilerleyen dönemde sağlığımızla ilgili olarak bizi telafisi mümkün olmayan zor bir durumla karşı karşıya bırakabilir.
- Düzenli kontrol şart
Öte yandan söz konusu araştırmanın verdiği sonuçlar insan sağlığını tehdit eden bu durum karşısında bir eksikliği de gözler önüne sermiştir. O da “kontrol” eksikliğidir.
Döner işletmeleri arasında gerekli olan kalite ve hijyen standartlarına bağlı kalan dürüst işletmelerin varlığı, insan sağlığını yok sayarak sadece “para kazanma” üzerine bir ticaret anlayışına sahip, düzenbazların olduğu gerçeğini görmemize engel olmamalı. Bu durumda ilgili kurumların sadece işletmeler bazında değil, tedarikçileri de düzenli olarak kontrol eden ve bu kontrollerin açıkça kamuoyuyla paylaşıldığı bir kontrol mekanizmasını hayata geçirmesi gerekiyor.
- Peki döner satın alırken nelere dikkat edilmedi?
1- Öncelikle tanınmış bir işletmeyi tercih etmeye özen gösterin.
2- Bunun yanı sıra işletmede döner ve et ürünlerinin tedarik edildiği markanın/markaların yer aldığı bir tabelanın olup olmadığına bakın. Buna dair bir tabela göremiyorsanız, yetkiliye döner ve et ürünlerini hangi markadan aldıklarını sorun. Tabelada gördüğünüz ya da size söylenen tedarikçi markayı tanıyıp tanımadığınızı dikkat edin. Emin olduktan sonra siparişinizi verin.
3- Yoğunluk nedeniyle bazı yerlerde döner etinin tam pişmeden kesildiğini gözlemledik. Bu durumda yetkiliden etin yetirince pişirildikten sonra kesilmesini isteyin.
4- Garnitür olarak "eski görünen" ürünleri tercih etmeyin.
5- Döneri hazırlayan kişinin aynı zamanda hesap alan kişi olmadığına emin olun. Zira para gibi bakteri deposu olan nesnelere temas ettikten sonra ellerini yıkamadan döner ekmeğine dokunan çok sayıda çalışanın varlığını da gözlemledik. Bu noktada uyarıda bulunmaktan çekinmeyin.
