AB'den kritik 'Altın vize' raporu: 'Güvenlik açığına neden olabilir'
Daha önce defalarca varlıklı insanlara vatandaşlık veya oturum izni satan Avrupa Birliği ülkelerini uyaran Avrupa Komisyonu ilk defa konu ile ilgili kapsamlı bir rapor yayınladı. Raporda üçüncü ülke insanlarına vatandaşlık sağlanmasının birlik içinde büyük güvenlik tehdidi oluşturabileceği belirtildi.

Komisyon "Altın vize" olarak bilinen bu tür uygulamalar ile birlikte yabancı suç örgütlerinin Avrupa Birliği'ne nüfuz edebileceğini, kara para aklama, yolsuzluk ve vergi kaçakçılığı riskinin artabileceğini belirtiyor.
Avrupa Komisyonu'nun Göçten sorumlu üyesi Dimitris Avramopoulos Avrupa Birliği'nin topluma bazı avantajlar sağladığını ancak üye ülkelerin bunu suistimal etmemesi gerektiğini söyledi.
Güvenlik endişesi büyüyor
Raporda üye ülkelerde vatandaşlık veya oturum iznine başvuranlar hakkında yeterince araştırma yapılmadığı, bu durumun güvenlik açısından büyük risk oluşturduğu ifade ediliyor.
28 Avrupa Birliği ükesi arasında yeterince bilgi paylaşımı yapılmadığının da altı çiziliyor. Kara para aklama, yolsuzluk ve vergi kaçakçılığnın önlenmesi için daha sıkı kuralların getirilmesi talep ediliyor.
Uzman ekibi kurulacak
Avrupa Komisyonu konunun daha kapsamlı bir şekilde araştırılması ve güvenlik risklerinin en aza indirilmesi için "uzman ekibi" kuracak. Avrupa Birliği ülkelerine başvuran yatırımcılar mercek altına alınacak. Vatandaşlık ve oturum izni uygulamasının daha daha şeffaf bir şekilde işlemesi, istatistiklerin oluşturulması ve bilgi paylaşımının sağlanması hedefleniyor.
Avrupa Birliği ülkeleri Malta, Kıbrıs ve Bulgaristan 800 bin ile 2 milyon Euro'yu bulabilen yatırım karşılığında vatandaşlık satıyor. Söz konusu üç ülke de dahil olmak üzere toplam 20 Avrupa Birliği ülkesi oturum izni sağlıyor.
Bulgaristan geri adım atmayı planlıyor
Eleştirilerin odağında bulunan Bugaristan hükümeti Salı günü pasaport satma uygulamasına son vermeyi planladığını açıkladı. Bulgaristan 2013 yılından bu yana varlıklı insanlara vatandaş olma imkanı sağlıyor. Hükümet yetkilileri bu uygulama ile birlikte istihdam yaratmayı, yabancı yatırımcıları ülkeye çekmeyi ve ekonominin büyümesini sağlamayı başaramadıklarını açıkladı.
Avrupa Birliği'ni derinden sarsan ekonomik krizin hemen ardından başlayan ve güvenlik nedeniyle tartışmaya neden olan bu uygulamalar hem Avrupa Birliği hem sivil toplum örgütleri tarafından sık sık eleştiriliyor.
Son 10 yıl içinde en üçüncü ülke insanlarına en az 6 bin pasaport ve 100 bin oturum izni sağlandığı belirtiliyor.
(Euronews)
